Çift yakıtlı filo 2 bin 119 gemiye yükseldi

Intermodal tarafından sağlanan verilere göre, çift yakıtlı motorlara sahip çevre dostu gemilerden oluşan dünya filosu, 2018 yılında kaydedilen %3,2'lik orana kıyasla büyük bir artış göstererek grostonaj bakımından tüm küresel filonun %7,4'ünü temsil ediyor.

Bilindiği üzere, bu alternatif yakıt tonajının %84'ü LNG çift yakıtlı olup, toplam 102,93 milyon groston kapasiteye sahip 1.248 üniteden oluşuyor.

Ayrıca, çift yakıtlı gemilerin küresel sipariş defterindeki payı istikrarlı bir şekilde artarak 2018'de sadece %16 iken %52'ye yükseldi. Mevcut çift yakıtlı sipariş defteri 143 milyon grostonluk toplam kapasiteye sahip 1.821 üniteden oluşuyor; bunların arasında 103,74 milyon grostona karşılık gelen 1.042 LNG çift yakıtlı gemi bulunuyor.

Yeşil gemi filosundaki artış, sıkılaşan düzenleyici ortamın yanı sıra Poseidon İlkeleri çerçevesinin sağladığı çok sayıda finansman fırsatından kaynaklanıyor gibi görünüyor.

Bundan beş yıl önce başlatılan Poseidon İlkeleri, denizcilik sektöründe karbonsuzlaştırmayı teşvik etmeyi amaçlayan ve finans kuruluşlarının gemicilik portföylerinin iklim uyumunu değerlendirip açıklamalarına yönelik küresel bir çerçeveyi oluşturuyor. Kılavuz ilkeler seti, çevresel açıdan sürdürülebilir gemilerin finansmanını ilerletmeyi ve denizcilik sektörünün karbon emisyonlarını azaltmayı amaçlıyor. Poseidon İlkeleri'nin beşinci Yıllık İfşa Raporu'nda, 14 ülkeden 35 bankanın imza attığı ve bu bankaların küresel gemi finansmanı portföyünün yaklaşık %80'ini temsil ettiği açıklandı.

Intermodal Kıdemli Analisti Nikos Tagoulis'e göre, “Poseidon İlkelerinin uygulanması küresel gemi finansmanı portföyünde ilerleme kaydediyor ve ele alınması gereken çeşitli zorluklara rağmen sürdürülebilir gemi finansmanına olan bağlılığı yansıtıyor.”

Tagoulis, “Filo ve sipariş defterinde çevre dostu gemilerin artan payının da gösterdiği üzere denizcilik sektöründe yeşil dönüşüm ivme kazanırken, son yıllarda azalan geri dönüşüm faaliyeti filo modernizasyonunu engellemektedir. Hurdaya ayırma hacimlerindeki potansiyel bir artış modernizasyonu kolaylaştırabileceğinden ve yeşil geçişi daha da destekleyebileceğinden, filo sökümünün hızı önümüzdeki yıl izlenmesi gereken kritik bir faktör olacaktır” dedi.

Kaynak: offshore-energy.biz